Hakkımda Resim
Tüm Yazılar / - 20 Nisan 2021 Salı

11 Altın Öneri

Kendinizi Suçlamayın

Kendi kendinizi dövmekten vazgeçip, mevcut durumla ilgili olarak sizin ve eşinizin neler yapabileceğinize odaklanın. Geçmişte birçok yanlış karar almış olabilirsiniz. Ama onlar geçmişte alınmış kararlardır ve adı üstünde geçmişe aitlerdir. Onları geçmişte bırakıp, bugün yapmanız gerekenlere odaklanın. Geleceğiniz geçmişteki kararlarınızdan etkilenmiş olabilir. Ama unutmayın ki bugün yapacaklarınız geleceğinizi değiştirme şansı verir.
“Yapmalıyız veya mutlaka olmalı” diye düşünmeye başladığınız zaman, kendinize bu problemin sizden kaynaklanmadığını hatırlatın.

Üreme problemlerinin nedeni ve tedavisi hakkında kendinizi eğitin

Üreme problemleri ile ilgili ne kadar çok bilgi edinebilirseniz edinmeye bakın. Doktorunuzdan bilgi alın. Etrafınızda bu durumu yaşamış çiftlerden bilgi alın. Araştırma yapmaya tüm tedaviniz boyunca devam edin. Çünkü üreme ile ilgili tedavi yöntemleri ciddi bir araştırma alanıdır. Nasıl bir yol izleneceğine dair bilginiz olması kontrolü yitirmişlik duygunuzun da azalmasına neden olacaktır.
Tedaviye dahil olabilecek en ufak bir tıbbi yenilik, sizin için başarı şansınızı artıran bir unsur olacaktır.

Doğurganlığınızla ilgili yaşadığınız problemin stres ve kaygı verdiğini kabul edin.

Doğurganlıkla ilgili problem yaşayan çiftlerin birçoğu ciddi bir stres ve kaygı içerisindedirler. Hemen hemen bütün eşler tedavi sürecinde stresin ve kaygının içinde bulundukları durumu daha da güçleştirdiğinin farkındadır. Bunun için stres ve kaygılarından tamamen kurtulmaya çalışırlar. Oysaki stres ve kaygı içinde bulundukları zorlu durumun doğası gereğidir. Bu durumda kim olsa üzgün, stresli, kaygılı ve kontrolünü kaybetmiş gibi hisseder. Kendinizi böyle hissettiğiniz için yargılamayın. Bu duygulardan kurtulabilmenin yolu öncelikle böyle duygulara sahip olduğunuzu kabul etmektir.

Tedaviniz için kendinizi güvende hissedeceğiniz bir doktor seçin ve her şeyin düzgün işlediğine inandığınız klinikte tedavi olun

Tedaviniz için birçok doktorun adı size önerilebilir ya da siz öğrenebilirsiniz. En iyi doktor kim ve hangi klinik kalitelidir sorularına cevap bulmakta başka zorlu bir karardır.Bu nedenle kendinizi iyi hissettiğiniz bir doktorla ve ihtiyaçlarınızı rahatça ve güvenle karşılanacağını düşündüğünüz bir klinikte tedavinize başlamak sizi güvende hissettirecektir.

Tedaviniz için ne kadar bütçe ayıracağınıza karar verin

Üreme ile ilgili tedaviler ve ilaçlar oldukça pahalıdır. Bu nedenle özellikle de birkaç başarısız denemeden sonra, eşler ekonomik masraflar açısından da tedirgin olmaktadırlar. Tedavinin yüksek bedeli ile ilgili yaşanan kaygıyı ortadan kaldırmak için en baştan masraflarla ilgili bir araştırma yapmalı ve ekonomik bir kaynak oluşturmalısınız. Mevcut sosyal güvencenizin tedavi masraflarınıza katkısını bilmeli ve bu hakkınızı kullanabilmek için gerekli şartlar ve işlemler hakkında bilgi edinmelisiniz.

Ne kadar süreyle denemeye devam edeceğinize dair bir zaman koyun kendinize.

Hiç kimse size ne zaman bırakmanız gerektiğini söyleyemez. Bu sizin eşinizin ve doktorunuzun birlikte alacağı bir karardır. Bazı eşler kendilerini yıllarca bebek sahibi olmaya adayıp, bu yolda çok para harcayıp her açıdan tam bir tükenmişlik yaşarken, bazıları bebek sahibi olmak için bu kadar uçlara gitmeyi tercih etmeyebilirler. Bebek sahibi olmayı ne kadar süreyle deneyeceğinize dair bir öngörünüzün olması gerekir. Bu sürenin sonunda yaşadıklarınızı gözden geçirebilir ve devam ya da tamam kararını sağlıklı bir şekilde alabilirisiniz. Tedavinize bu kararı alarak başlayın.

Her zaman eşinizle takım olduğunuzu hatırlayın

Doğurganlık problemi ile karşı karşıya kalan her çift hem eş hem de birey olarak zorlanır. Her iki tarafında desteğe ihtiyacı vardır. Problem ortak olmasına rağmen yaşanan zorluklar farklı hissedilebilir. Bu nedenle eşinizin nasıl bir süreçten geçtiğine odaklanın. Ona ihtiyacı olduğu şekilde destek vermeye çalışın. Yaptıklarınızın ona iyi gelip gelmediğini sorun. Eğer birbirinizin duygusal yaralarını sarabilirseniz, tedavi sürecinde daha güçlü olabileceğinizi unutmayın. Sizi, sizin kadar iyi anlayacak tek kişi, sizinle aynı şeyi isteyen kişidir.

Tedavi sürecinde üzülmenize neden olan Bebek odaklı sosyal ilişkilerden uzak durun

Tedaviniz sürerken ya da bu probleminizle ilgili son kararınızı vermediyseniz; bebek sahibi olmanızla ilgili soruların sorulduğu, hamile veya yeni doğum yapmış yakınlarınızın kutlama ziyaretleri gibi sosyal toplantılar sizi üzüyor ve rahatsız ediyorsa, kendinize bu toplantılara katılmak zorunda olmadığınızı hatırlatın. Her zaman geçerli bir bahane bulabilirsiniz. Yine de katılmak zorunda kalırsanız, sonrasında mutlaka ağlamanıza izin verin.

İyimserliğinizi ve Gerçekçiliğinizi dengeleyin

Tedaviniz boyunca iyimser olmalısınız. İyimserlik umut taşımanıza yardımcı olur. Ne kadar gerçekçi olamayacak kadar fazla umutlanırsanız, hayal kırıklığınızı da o kadar büyük yaşayacağınızı unutmayın. Günümüz teknolojisi her gün gelişmekte ve üreme problemlerinin çözümüne yönelik farklı alternatifler sunabilmektedir. Ancak şu da bir gerçek ki üreme problemleri ile ilgili tedavi gören her üç çiftten biri bebek sahibi olamıyor. Bu nedenle, üreme probleminizle ilgili olarak konulan teşhisinizin tedavi yönteminin başarı oranının hep göz önünde bulundurun. Duygusal yükü çok ağır bir süreçten geçerken, olabildiğince gerçekçi olmak seçimlerinizi akıllıca yapmanızı sağlar.

Yaşanan her günün sizin hayatınız olduğunu hatırlayın

Tedavi ve denemeler devam ettikçe, eşlerin hayatındaki olumlu, pozitif, keyif veren duygular giderek azalmaya, olumsuz kaygı verici duygular ise daha ağırlık kazanmaya başlar. Denge negatif yönde bir kez bozulmaya başladığı zamanda eşler hayatlarında olan güzellikleri görme becerilerini iyiden iyiye kaybederler. Bu durum ise tedavi sürecinde en çok ihtiyaç duyulan “kişinin kendini destekleme gücünü” yok eder. Üreme problemi ile ilgili tedavi görmek neredeyse tam zamanlı bir iş gibidir. Yine de, kendinize günlük yaşamın keyifli zamanlarını hatırlatacak aktiviteler bulun. İyi bir masaj, manikür gibi kendinize değer verdiğinizi hissettirecek aktiviteler ile yemek yapma, resim, müzik korosu gibi size bebek sahibi olmakla ilgili soruların yöneltilmeyeceği kendi çevrenizin dışında sosyal hobiler edinin. Bu aktivite ve sosyal hobiler, sizin bebek sahibi olmakla ilgili takıntılı düşüncelerinizden bir an olsun sıyrılmanıza yardımcı olacak, hayattan keyif almanızı sağlayacaktır. Gülmek en iyi ilaçtır. Gülmenizi sağlayacak her şeyi hayatınıza sokmaya çalışın.

Profesyonel destek alın.

İçinde bulunduğunuz durum stresli ve kaygı vericidir. Çevrenizdeki herkes size önerilerde bulunup, yardımcı olmaya çalışacaktır. Bunların birçoğu işe yaramayacağından endişe ve kaygınız daha da artacaktır. Her kişi ve ilişki biricik ve özeldir. Bu nedenle üreme ile ilgili yaşanan problemler ya da uygulanan tedavi yöntemleri benzer olsa bile; her çiftin içinde bulunduğu durumla ilgili düşünce ve duyguları farklıdır. Bu nedenle, duygu ve düşüncelerinizin değerlendirilerek; size uygun ve size iyi gelecek psikolojik müdahalelerin kullanılacağı profesyonel bir psikolojik destek alın. Bebek sahibi olmaya çalışırken eşler olarak en temel ihtiyacınız içinde bulunduğunuz sıkıntılı durumun anlaşılması ve güvende hissetmektir. Böylece kendinizi daha iyi ve güçlü hissedersiniz. Tıbbi destek yardımı ile bebek sahibi olmaya çalışırken, kendinizi takip edilmesi gereken işlem basamaklarından oluşan mekanik bir hayatın içinde bulabilirsiniz. Tedavinin sağlıklı yürümesi için elbette bu anlamda sorumluluklarınızı yerine getirmelisiniz. Ama gözden kaçan bir nokta vardır. Duygusal yaralar. Ya göremezsiniz ya da onları tedavi etmeyi öteler, ihmal edersiniz. Oysaki duygusal açıdan iyi hissetmeniz bir yandan tedavi sürecinde başarı oranını olumlu etkilerken, bir yandan da tedavi sonunda gelinen nokta ne olursa olsun kendinizi destekleme becerisini kazanmanıza yardımcı olacaktır.


Ara

Detaylı Bilgi İçin Arayabilirsiniz.